Genetik modifikasyon çalışmaları, bitkiler, hayvanlar ve mikroorganizmalar gibi canlı organizmaların genetik yapılarını değiştiren özel bir gen teknolojisi ile gerçekleştirilmektedir. Bu çalışmalarda farklı organizmalardan genler bir araya getirilmektedir ve bu yöntem rekombinant DNA teknolojisi olarak bilinmektedir. Bu yöntemle ortaya çıkan organizmaya genetiği değiştirilmiş organizma ya da transgenik organizma denmektedir. Günümüzde yetiştirilen genetiği değiştirilmiş organizmaların başında, herbisite ve pestisite dayanıklı mısır, soya fasulyesi, pamuk ve kanola gelmektedir. Ancak tüm yeni teknolojiler gibi, genetiği değiştirilmiş organizmalar da bilinen ve bilinmeyen bazı riskler taşımaktadır. Bu konu bilim adamları arasında tartışmalı olsa da genel kanı insan sağlığı için zararlı olmadıkları yönündedir. Yine de bu tür gıdaların uzun vadeli sonuçları hakkında ayrıntılı testler yapılabilmiş değildir.
Modern genetik mühendisliği iki yönden farklılık göstermektedir. Bir kısım mühendislik çalışmalarında, bir ürüne bilinen bir işleve sahip sadece bir veya birkaç yeni gen aktarılmaktadır. Ancak bir kısım mühendislik çalışmalarında ise yeni genler ilgisiz bir orgnizmadan aktarılmaktadır. Böyle olunca örneğin ıspanağa dona dayanıklı olmasını sağlamak için, buzlu sularda yaşayan bir balıktan gen aktarılmış olabilir. İşte tüketicilerin kafasını karıştıran ve gıda güvenliği açısında endişe yarata durum bu belirsizliktir. Neticede bitkilerin doğal dünyasına beklenmedik bir müdahale söz konusudur ve bunun neticeleri tam olarak bilinmemektedir.
Aslında ilk genetiği değiştirilmiş gıdaların tüketicilere sunulmasında bu yana, herhangi bir sağlık problemi yaşanmamıştır. Bu hiç olmadığı anlamına gelmese de muhaliflerin direndiği kadar sert bir tepki henüz kesin olarak tespit edilmemiştir. Bilim adamlarının hemen hemen yüzde 90’ı, genetiği değiştirilmiş organizmaların güvenli olduğuna ve gıda güvenliği açısından bir risk taşımadığına inanmaktadır. Ancak tüketicilerin üçte birinden biraz fazlası bu görüşe katılmaktadır.
Kuruluşumuz beslenmelerine önem veren insanların yanında olmak ve onların güvenli gıda seçimlerine yardımcı olmak amacı ile sorumluluk duygusu ile hareket etmektedir. Bu kapsamda olmak üzere gıda üreten, depolayan, dağıtan ve hazırlayan firmaların bu yöndeki çabalarını kanıtlamalarına destek olmak amacı ile Gıda Güvenliği Sistemi (FSS) belgelendirme hizmetleri vermektedir.